Birkaç kız kapının yanında duruyor.
 - Several girls are standing beside the gate.
Masanın yanındaki ne?
 - What's beside the desk?
Herkes onun yanına oturmak istiyor.
 - Everybody wants to sit beside her.
Tom Mary'nin yanına oturdu.
 - Tom sat down beside Mary.
O mağaza mobilya dışında birçok şey satmaktadır.
 - That store sells many things besides furniture.
Tom'un dışında birinin o işi almayı istemesi pek olası değil.
 - It's unlikely that anyone besides Tom would consider taking that job.
Futbol dışında başka hiçbir hobim yoktur.
 - I don't have any other hobbies besides football.
Mary'nin İsa dışında başka çocukları var mı?
 - Did Mary have any other children besides Jesus?
... Especially, to be sat there one side and then, the Paris ...