Tom birkaç gramer hatası yaptı.
 - Tom made a few grammatical mistakes.
Gramer olarak doğru ama anadil olarak konuşanlar böyle bir şey söylemezler.
 - Grammatically, it's correct, but native speakers wouldn't say something like that.
O cümlede bir dilbilgisel hata var.
 - There's a grammatical mistake in that clause.
Dilbilgisel olarak hangi cümlenin doğru olduğundan kuşkulanıyorum.
 - I doubt which sentence is grammatically correct.
Öğretmen öğrenciler tarafından yapılan gramatik hataları gösterdi.
 - The teacher pointed out the grammatical errors made by the students.