Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

occurring within a building, meant to be used inside

listen to the pronunciation of occurring within a building, meant to be used inside
English - Turkish

Definition of occurring within a building, meant to be used inside in English Turkish dictionary

indoor
{s} ev içi
indoor
{s} içeri

Biz içeride kahvaltı ediyoruz. - We are eating breakfast indoors.

Ben içeride kalmayı tercih ederim. - I prefer to stay indoors.

indoor
{s} iç mekânlara uygun; iç mekânlarda kullanılan: indoor shoes iç mekânlarda giyilen ayakkabılar
indoor
{s} dahili

Büyük ebeveynlerimin dahili su tesisatı yoktu. - My grandparents didn't have indoor plumbing.

indoor
iç mekanlara uygun
indoor
iç mekanlarda kullanılan
indoor
kapalı mekan
indoor
{s} kapalı

Eliptik bisikletler, kapalı alanda egzersiz yapmak için iyi bir seçenektir. - Elliptical bicycles are a good option for exercising indoors.

Tom kesinlikle kapalı yerlerde çok zaman harcıyor. - Tom certainly spends a lot of time indoors.

indoor
ev içinde olan/yapılan
indoor
yapı içi
indoor
Kapalı ortam
indoor
(İnşaat) iç, içeri, dahili
indoor
indoor games ev içinde oynanan oyunlar
indoor
ev/salon
indoor
{s} kapalı: indoor tennis court kapalı
indoor
ev içinde olan,yapı içi
indoor
bina içi
indoor
indoor life ev hayatı
English - English
{s} indoor