nationalität

listen to the pronunciation of nationalität
German - Turkish
en {natsyonali'te: t} e uyrukluk, milliyet
ulusallık
milliyet
English - Turkish

Definition of nationalität in English Turkish dictionary

citizenship
{i} vatandaşlık

Tom vatandaşlık için başvurdu. - Tom applied for citizenship.

Vatandaşlık, oylama için bir ön koşuldur. - Citizenship is a prerequisite for voting.

nationality
milliyet

Milliyeti ne olursa olsun herkes uygundur. - Everyone is eligible regardless of nationality.

Milliyetlerinden bağımsız olarak herkes çok hoş karşılanıyor. - Everyone is very welcome, independent of their nationality.

nationality
{i} uyruk

Onlar Güney Afrika uyruklular. - They are of South African nationality.

citizenship
yurttaşlık
nationality
ulusallık
nationality
bir ulusa ait olma durumu
nationality
{i} milliyet, uyrukluk, tabiiyet
nationality
uyrukluk
nationality
ulus
citizenship
uyrukluk
citizenship
{i} hemşehrilik
citizenship
hemşerilik
citizenship
{i} uyrukluk, tabiiyet
German - English
nationality
citizenship