Tom yerdeki bir döşek üzerinde uyur.
 - Tom sleeps on a mattress on the floor.
Mary çarşafları değiştirmek için döşekleri kaldırdı.
 - Mary raised the mattress in order to change the sheets.
Şilte kaya gibi hissettirdi.
 - The mattress felt like rocks.
O yatak dışarıda havalandırılmalı.
 - That mattress needs to be aired out.
Bu çok sert bir yatak.
 - This is a very hard mattress.
Now, when you're fighting Republicans . . . Democrats are all rallied around and ready to go ahead and go to the mattresses.