Üç tane köpeğim var; birisi erkek, diğerleri dişi.
- Ich habe drei Hunde; einer ist männlich und die anderen sind weiblich.
Bir erkek timsah bir dişi köpeği yedi.
- Ein männliches Krokodil fraß eine Hündin.
Erkek tavus kuşunun renkli kuyruk tüyleri vardır.
- The male peacock has colorful tail feathers.
Bazı insanlar, Japonya'nın erkek egemen bir toplum olduğunu söylüyorlar.
- Some people say Japan is a male-dominated society.
Bir erkek ikizin bir bayan balıkla geçineceğini düşünüyor musun?
- Do you think a male Gemini would get on well with a female Pisces?
Onun bir erkek mi yoksa bir bayan mı olduğundan emin değilim.
- I'm not sure if it's a male or a female.
İdeal bir koca olduğunu ispat etti.
- He proved to be an ideal husband.
Son kocam gerçekten aptaldı.
- My last husband was really stupid.
Tom'un eşi Mary'nin eşini tanımıyor.
- Tom's wife doesn't know Mary's husband.
Tom Mary'nin önceki eşidir.
- Tom is Mary's former husband.