Ne yazık ki bu şarkının güftesini bulamıyorum.
- Maalesef bu şarkının sözlerini bulamıyorum.
Unfortunately, that rumor is true.
- Maalesef, söylenti gerçektir.
Unfortunately, Tom refused to help us.
- Maalesef, Tom bize yardım etmeyi reddetti.
Sorry, you're calling the wrong number.
- Maalesef, yanlış numarayı arıyorsunuz.
We're sorry but this video is no longer available.
- Maalesef bu video artık mevcut değil.
I am afraid he won't come.
- Maalesef o gelmeyecek.
I am afraid none of you are capable of doing the job. We will be taking our business elsewhere.
- Maalesef hiç biriniz işi yapma yeteneğine sahip değilsiniz. Biz işimizi başka bir yere götürüyor olacağız.
I'm afraid it's going to rain tomorrow.
- Maalesef yarın yağmur yağacak.
I'm afraid I've run short of coffee.
- Maalesef kahveyi tükettim.
Unfortunately, it's raining today.
- Maalesef bugün yağmur yağıyor.
Unfortunately, that rumor is true.
- Maalesef, söylenti gerçektir.