Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

looking where one is not welcome; being nosey

listen to the pronunciation of looking where one is not welcome; being nosey
English - Turkish

Definition of looking where one is not welcome; being nosey in English Turkish dictionary

pry
{f} burnunu sokmak
pry
gözetle

Gözetlemek istemedim. - I didn't want to pry.

Ben gözetlemek istemiyorum ama evde sorunlar yaşıyor musunuz? - I don't mean to pry, but are you having problems at home?

pry
{f} gözetlemek

Gözetlemek istemedim. - I didn't want to pry.

Üzgünüm, ben gözetlemek istemiyorum. - I'm sorry, I don't mean to pry.

pry
kırmak
pry
(kapak/vb.) zorlayarak açmak
pry
kaldırmak
pry
başkasının özel yaşamına burnunu sokmak
pry
{f} merakla bakmak
pry
{f} pry into s.o.'s affairs birinin işlerine burnunu sokmak
pry
manivela

Bu kapıyı manivela ile açabilip açamayacağımızı görelim. - Let's see if we can pry this door open.

Biri bu pencereyi manivela ile açmaya çalışıyor gibi görünüyor. - It looks like somebody was trying to pry open this window.

pry
{f} dikizlemek
pry
{f} koparmak
pry
{f} zorla söyletmek
pry
{f} zorla elde etmek
pry
kaldıraç ile kaldırma
pry
{f} into -in gizlisini saklısını araştırmak
pry
kaldıraç
English - English
pry