Turkish - English
Definition of listelemek in Turkish English dictionary
- list
- break down
- catalogue
- itemise
- itemize
- to list
- to list, make a list of
- listeleme
- list
- listeleme
- itemisation
- listeleme
- (Ticaret) scheduling
- listeleme
- itemization
- listele
- {f} list
The children sent their Christmas lists to the North Pole with the hope that Santa would read them.
-Çocuklar Noel listelerini, Noel Baba okur umuduyla Kuzey Kutbu'na gönderdi.
Names are listed in alphabetical order.
-İsimler alfabetik sıraya göre listelenmiş.
- listele
- {f} listed
A visit to the city centre, listed as a UNESCO World Heritage Site, is a must.
-Bir UNESCO Dünya Mirası Yeri olarak listelenen şehir merkezine bir ziyaret bir zorunluluktur.
Also, could you please contact me if you would like to present your opinion on any of the topics listed?
-Ayrıca, listelenen konulardan herhangi biri üzerinde fikrini sunmak istersen lütfen benimle irtibat kurar mısın?
- listele
- {f} listing
- listeleme
- listing
- listeleme
- listings
- listeleme
- tabulation
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of listelemek in Turkish Turkish dictionary
- Liste durumuna getirmek
- listeleme
- Listelemek işi veya durumu
Related Terms
listelemek
Hyphenation
lis·te·le·mekPronunciation
Resimler
History
Favorites