Kendini sınıf arkadaşlarının alayına maruz bıraktı.
 - He exposed himself to the ridicule of his classmates.
Alay, aptalların yemeğidir.
 - Ridicule is the food of fools.
Kamusal alanda onunla dalga geçmek iyi değil.
 - It is not good to ridicule him in public.
Tom fikrimle alay etti.
 - Tom ridiculed my idea.
O benim fikrimle alay etti.
 - He ridiculed my idea.