koridorun

listen to the pronunciation of koridorun
Turkish - English
hallway of
koridor
hallway

Tom walked down the dark hallway. - Tom karanlık koridorda aşağı doğru yürüdü.

I have to pee, but your friends are completely crowding the hallway. - Çişimi yapmam lazım, ama arkadaşların tamamen koridora üşüşüyorlar.

koridor
aisle

Would you like a window seat or a seat on the aisle? - Pencere kenarında veya koridorda mı koltuk istersiniz?

Where's the aisle for vitamins? - Vitaminler için koridor nerede?

koridor
{i} corridor

The repairman is working in the corridor. - Tamirci koridorda çalışıyor.

You were in the corridor on the second floor of the hospital. - Sen hastanenin ikinci katında koridordaydın.

koridor
hall

Tom walked down the dark hallway. - Tom karanlık koridorda aşağı doğru yürüdü.

Tom waited an hour in the hallway outside Mary's apartment. - Tom Mary'nin dairesinin dışındaki koridorda bir saat bekledi.

koridor
hail
koridor
pass

Would you like a place by window or by passage? - Pencere yanı mı yoksa koridorda mı bir yer istersiniz?

koridor
passage-way
koridor
passage

Would you like a place by window or by passage? - Pencere yanı mı yoksa koridorda mı bir yer istersiniz?

koridor
hall, corridor
koridor
slang (goalkeeper) who's not on the ball, who lets balls get across the goal
koridor
vista
koridor
passageway
Turkish - Turkish

Definition of koridorun in Turkish Turkish dictionary

koridor
Bir yapıya girmeyi sağlayan veya odaları birleştiren genellikle dar geçit, geçenek: "Ninni sesini henüz koridorda iken duydu."- H. E. Adıvar
koridor
Geçmeye yarayan dar ve uzun aralık, dehliz. İki devlet arasındaki dar toprak parçası
Koridor
dehliz
Koridor
dalan
Koridor
geçenek
koridor
İki devlet arasındaki dar toprak parçası
koridor
Geçmeye yarayan dar ve uzun aralık, dehliz
koridor
Bir yapıya girmeyi sağlayan veya odaları birleştiren genellikle dar geçit, geçenek