Is she reading a book? Yes, she is.
- O bir kitap okuyor mu? Evet, o okuyor.
These are very old books.
- Bunlar çok eski kitaplar.
Books are the paper memory of mankind.
- Kitaplar insanlığın kağıt hafızasıdır.
Tom has written a very good paper on the production of rubber.
- Tom lastik üretimi üzerine çok iyi bir kitap yazdı.
This book counts among the best of his work.
- Bu kitap, onun çalışmalarının en iyileri arasında sayılır.
For the time being I want to work at that bookstore.
- Ben şimdilik o kitapçıda çalışmak istiyorum.
This book comes in two volumes.
- Bu kitap iki cilt halinde geliyor.
He's writing a book now.
- O şimdi bir kitap yazıyor.
The art of recognizing matsutake mushrooms became my passion, culminating in my writing a book on it.
- Matsutake mantarlarını tanıma sanatı benim tutkum oldu, bu tutku ona dair bir kitap yazmamla sonuçlandı. .
We arrived at that plan out of pure desperation, but the book sold well.
- Umutsuzluktan dolayı o plana vardık fakat kitap iyi sattı.
Was the book interesting?
- Kitap enteresan mıydı?