The suitcase contained nothing but dirty clothes.
 - Valiz kirli çamaşırlardan başka bir şey içermiyordu.
That shirt is very dirty. It needs washing before you go to school.
 - O gömlek çok kirli. Okula gitmeden önce yıkanılması gerek.
Don't let it get soiled.
 - Bunun kirlenmesine izin vermeyin.
Tom is covered in dirt and grime.
 - Tom kir ve pislikle kaplı.
Soap can clean grime.
 - Sabun kiri temizleyebilir.
You always leave your bikes filthy.
 - Bisikletlerini her zaman kirli bırakıyorsun.
I always leave my bicycle filthy.
 - Ben her zaman bisikletimi kirli bırakırım.
The air in this room is foul.
 - Bu odanın havası kirli.
Cigarette smoke fouls the air in a room.
 - Sigara dumanı odadaki havayı kirletir.