Definition of kimlikler in Turkish English dictionary
- identities
Mary and I, who are twins, would amuse ourselves by exchanging identities and fooling everyone.
- İkiz olan Mary ve ben kimlikleri değiştirerek ve herkesi kandırarak kendimizi eğlendirirdik.
Mary and I, who are twins, used to amuse ourselves by exchanging identities and fooling everyone.
- İkiz olan Mary ve ben kimliklerimizi değiştirerek ve herkesi kandırarak kendimizi eğlendirirdik.
- plural of identity
- kimlik
- identity
Tom was the victim of an identity theft.
- Tom kimlik hırsızlığının kurbanıydı.
Afterwards, he assumed a new identity.
- Daha sonra, yeni bir kimlik üstlendiler.
- kimlik
- identification
In the U.S., you usually have to show identification in order to buy alcohol.
- ABD'de, genellikle alkol satın almak için kimlik göstermek zorundasınız.
After a long wait in line, she was told she should get a certified copy of her birth certificate as identification.
- Uzun bir bekleyişten sonra, ona kimlik olarak onun doğum belgesinin onaylı bir nüshasını alması gerektiği söyleniyor.
- kimlik
- credentials
- kimlik
- papers
- kimlik
- (Bilgisayar) identification id
- kimlik
- (Bilgisayar) identifier
- kimlik
- id card
- kimlik
- i d
- kimlik
- ıdentification
- kimlik
- ıdentity
Tom is a victim of identity theft.
- Tom kimlik hırsızlığının bir kurbanı.
The identity is related to the place.
- Kimlik yere bağlıdır.
- kimlik
- id
- kimlik
- certificate
After a long wait in line, she was told she should get a certified copy of her birth certificate as identification.
- Uzun bir bekleyişten sonra, ona kimlik olarak onun doğum belgesinin onaylı bir nüshasını alması gerektiği söyleniyor.
- kimlik
- identity; identity card
- kimlik
- identification , identity
- kimlik
- i.d
- soyut kimlikler
- (Pisikoloji, Ruhbilim) abstract identifications
- uyumlu kimlikler
- (Bilgisayar) compatible ids
