German - Turkish
Definition of köstlich in German Turkish dictionary
- {'köstlih} nefis, lezettli
- nefis, lezzetli; enfes, mükemmel, şahane
- 'köstlih nefis, lezettli
- çok lezzetli
- enfes
- sich köstlich amüsieren
- çok eğlenmek
Related Terms
English - Turkish
Definition of köstlich in English Turkish dictionary
- delicious
- leziz
Anneannemin leziz bir morinalı yemek tarifi vardı.
-My grandmother had a delicious recipe of cod.
- delicious
- nefis
Karım bana nefis bir elmalı pasta yaptı.
-My wife made me a delicious apple cake.
Akşam yemeği nefis kokuyor.
-Dinner smells delicious.
- delectable
- {s} nefis
Jambon ve tostun nefis kokuları havaya yayıldı.
-Delectable odors of ham and toast pervaded the air.
- delicious
- ağzına layık
- delicious
- tadına doyulmayan
- delicious
- (Gıda) ağızlara layık
- delectable
- hoş
- delectable
- leziz
- delectable
- {s} sevimli
- delectably
- nefis bir şekilde
- delicious
- {s} lezzetli, leziz, nefis
- delicious
- deliciously nefis bir şekilde
- delicious
- (sıfat) lezzetli, nefis; hoş
- delicious
- güzel
- delicious
- {s} hoş
Biz lezzetli yemekten epeyce hoşlandık.
-We thoroughly enjoyed the delicious meal.
- delicious
- Ieziz
Related Terms
German - English
Definition of köstlich in German English dictionary
- luscious
- toothsome
- exquisite
- deliciously
- exquisitely
- delectable
- priceless
- delectably
- delicious
- köstlich amüsiert
- tickled pink
- Die Suppe war einfach köstlich. Auch das Landbrot schmeckte ausgezeichnet.
- The soup was simply delicious. Likewise, the cottage loaf was excellent
- Sie amüsierte sich köstlich.
- She had a ripping good time