A sin confessed is half forgiven.
 - İtiraf edilen bir günah yarı yarıya bağışlanır.
Tom eventually broke down and confessed.
 - Tom sonunda baskıya dayanamadı ve itiraf etti.
He confessed in court that he was in touch with racist groups.
 - O, ırkçı gruplarla temas halinde olduğunu mahkemede itiraf etti.
He did not fail to confess.
 - İtiraf etmeyi başardı.
Tom confessed to murdering Mary.
 - Tom Mary'yi öldürdüğünü itiraf etti.