in-an-angry-manner

listen to the pronunciation of in-an-angry-manner
English - Turkish

Definition of in-an-angry-manner in English Turkish dictionary

angrily
öfkeyle

O, öfkeyle kapıyı çarptı. - He angrily slammed the door.

O, ona öfkeyle baktı. - She looked at him angrily.

angrily
hiddetle
angrily
kızgınlıkla

O, Şu anda bakıyorsun. Sen röntgenliyorsun Tom dedi kızgınlıkla. - Just now, you were looking. You Peeping Tom,she said angrily.

Kızgınlıkla Hey, suyumu kirlettiniz! diye bağırdı. - He shouted angrily, Hey! You contaminated my water!

angrily
sinirlice
angrily
kızgın bir şekilde

O, kızgın bir şekilde ona baktı. - He looked at her angrily.

Mary kızgın bir şekilde ayağını yere vurdu. - Mary stomped her foot angrily.

angrily
fena
English - English
{a} angerly
{a} angrily