ihtiyaç duymadan

listen to the pronunciation of ihtiyaç duymadan
Turkish - English
without needing
ihtiyaç duy
{f} need

They were needed in South America. - Güney Amerika'da onlara ihtiyaç duyuldu.

The older you get, the less sleep you need. - Ne kadar yaşlanırsanız, uykuya o kadar az ihtiyaç duyarsınız.

ihtiyaç duy
{f} needed

I'd like to stay and help, but I'm needed elsewhere. - Kalıp yardımcı olmak istiyorum ama bana başka bir yerde ihtiyaç duyuluyor.

They were needed in South America. - Güney Amerika'da onlara ihtiyaç duyuldu.