hochachtung

listen to the pronunciation of hochachtung
German - Turkish
{'hoh-ahtung} e saygı
e. 'hoh-ahtung saygı
English - Turkish

Definition of hochachtung in English Turkish dictionary

admiration
{i} takdir
admiration
{i} hayranlık

O evrensel hayranlıkla ilgili bir nesne oldu. - She became an object of universal admiration.

Ben onun yeteneği için hayranlık hissediyorum. - I feel admiration for his talent.

esteem
{i} saygı

O güvensiz ve düşük benlik saygısı var. - She's insecure and has low self esteem.

Sizin gibi saygın grupların önünde konuşmak için davet edildim. - I've been invited to speak in front of esteemed groups such as yourselves.

admiration
{i} hayranlık uyandıran şey
esteem
{f} itibar et
esteem
gözüyle bakmak
esteem
takdir etmek
admiration
{i} beğeni
admiration
{i} takdir, beğenme
esteem
{f} kanısında olmak
esteem
saymak
esteem
kıymet
esteem
itibar etmek
esteem
kıymet vermek
esteem
{i} rağbet
esteem
hürmet