I've got to get ready.
- Hazırlanmak zorundayım.
It takes me a lot of time in the morning to get ready for work.
- Sabahleyin iş için hazırlanmak çok zamanımı alır.
Sami had to be prepared to take risks.
- Sami risk almak için hazırlanmak zorundaydı.
Tom wants to be prepared.
- Tom hazırlanmak istiyor.