hayvanat bahçesi

listen to the pronunciation of hayvanat bahçesi
Turkish - English
zoo

Bill took his little brother to the zoo. - Bill, küçük erkek kardeşini hayvanat bahçesine götürdü.

The little boy is at the zoo. - Küçük oğlan hayvanat bahçesinde.

menagerie
zoo, zoological garden
zoological garden
bear garden
terrarium
hayvanat bahçe
zoo

That bus will take you to the zoo. - Şu otobüs sizi hayvanat bahçesine götürecektir.

The little boy is at the zoo. - Küçük oğlan hayvanat bahçesinde.

hayvanat bahçe
menagerie
Turkish - Turkish
Genellikle her tür hayvanın doğal şartlarda beslendiği, korunduğu, sergilendiği büyük bahçe