having or worthy of value, precious

listen to the pronunciation of having or worthy of value, precious
English - Turkish

Definition of having or worthy of value, precious in English Turkish dictionary

valuable
{s} değerli, kıymetli. i., çoğ. kıymetli şeyler; mücevherat
valuable
kıymetli şey
valuable
değerli eşya

Bu kasa değerli eşyaları saklamak içindir. - This safe is for keeping valuables.

Ben değerli eşyalarımı kurtarmak istiyorum. - I want to recover my valuables.

valuable
değerlendirmek
valuable
pahada ağır
valuable
pırlanta gibi
valuable
değerli

Güvenlik için kadın, değerli şeylerini bankada sakladı. - She kept her valuables in the bank for safety.

Değerli şeylerini güvenli bir yerde muhafaza etmelisin. - You should keep your valuables in a safe place.

valuable
çok yararlı
valuable
{s} kıymetli

Her dil konuşanları için eşit ölçüde değerli ve kıymetlidir. - Every language is equally precious and valuable to its speakers.

Antik halılar özellikle kıymetlidir. - Antique carpets are especially valuable.

valuable
ağır
valuable
{s} faydalı
valuable
mücevherat
English - English
{a} valuable