gravidity

listen to the pronunciation of gravidity
English - Turkish
gebelik
{i} hamilelik
pregnancy
(Tıp) pregnansi
pregnancy
gebelik

Prezervatifler gebelik şansını büyük ölçüde azaltır. - Condoms greatly reduce the chances of pregnancy.

O gebelik testi yaptırdı. - She took a pregnancy test.

pregnancy
derin anlam/gebelik
pregnancy
{i} hamilelik

Onlar prezervatif kullanmıyorlar çünkü artık hamilelik konusunda endişeli değiller. - They don't use condoms because they are no longer worried about pregnancy.

Hamilelik sırasında çiğ balık yemek güvenli midir? - Is it safe to eat raw fish during pregnancy?

pregnancy
{i} gebe olma
pregnancy
{i} anlam içerme
English - English