She wore a green dress.
- Yeşil bir elbise giydi.
Tom wore gloves to avoid leaving his fingerprints on the murder weapon.
- Tom cinayet silahında parmak izlerini bırakmaktan kaçınmak için eldivenler giydi.
She has worn the same hat for a month.
- Bir ay boyunca aynı şapkayı giydi.
I've worn holes in my socks.
- Delik çoraplarımı giydim.
Why do you have only one glove on?
- Neden sadece bir eldiven giyiyorsun?
Tom didn't have on his shoes.
- Tom ayakkabılarını giymemişti.
Put on a coat. If you don't, you'll catch a cold.
- Üstüne paltonu giy. Giymezsen üşütürsün.
He put on his sweater wrong side out.
- O kazağını ters yüz giydi.
Who's wearing the blue T-shirt?
- Mavi tişörtü kim giyer?
She was wearing dark brown shoes.
- O koyu kahverengi ayakkabılar giyiyordu.