German - Turkish
Definition of gerichte in German Turkish dictionary
- kortu
English - Turkish
Definition of gerichte in English Turkish dictionary
- dishes
- {i} bulaşıklar
Bulaşıkları yıkıyorum.
-I am doing the dishes.
Bulaşıkları yıkıyorum.
-I'm washing the dishes.
- courts
- mahkemeler
Mahkemeler karar verecek.
-The courts will decide.
Ona mahkemeler karar verecek.
-The courts will decide that.
- dishes
- çanak
- dishes
- bulaşık
Bulaşıkları yıkıyorum.
-I'm doing the dishes.
O, bulaşıkları yıkıyordu.
-She was washing the dishes.
- dishes
- tabak çanak
- dishes
- {i} kap kacak
- dishes
- {i} kaplar
Bu kapları çekmeceye koyun lütfen.
-Put these dishes inside the drawer, please.
- dishes
- {i} yemek takımları
O mağazadan bir kamera, bir saat ve bazı yemek takımları satın aldık.
-We bought a camera, a clock and some dishes in that store.
Mary en iyi yemek takımlarını o dolapta tutar.
-Mary keeps her best dishes in that cabinet.
Related Terms
German - English
Definition of gerichte in German English dictionary
- courts
- dishes
- Assiette (transportable Aluminiumschale für fertige Gerichte)
- take-out food container
- Assiette (transportable Aluminiumschale für fertige Gerichte)
- take-out food box
- Es wird Aufgabe der Gerichte sein, Klarheit zu schaffen.
- it will fall to the courts to provide clarity
- Inanspruchnahme der Gerichte
- recourse to the courts
- die Rechtspflege durch Gerichte
- the administration of the law through the courts
- einen Streit beilegen, ohne die Gerichte damit zu befassen
- to solve a dispute without recourse to courts of law
- in die Zuständigkeit der Gerichte fallen
- to fall within the jurisdiction of the law courts