gegensätze

listen to the pronunciation of gegensätze
German - Turkish
zıtlar
gegensatze
muhalefet
English - Turkish

Definition of gegensätze in English Turkish dictionary

antonyms
Zıt anlamlılar
differences
(Bilgisayar) farklar

Tondaki ince farklar orijinali fotokopiden ayırt eder. - Subtle differences in tone discriminate the original from the copy.

İki şey arasında ince farklar var. - There are subtle differences between the two things.

differences
(Bilgisayar) farklılık

Tom'un ve benim farklılıklarımız var. - Tom and I have our differences.

Bu iki ülke arasında önemli farklılıklar var. - There are significant differences between those two countries.

contraries
karşıtı
differences
farklılıklar

Tom'un ve benim farklılıklarımız var. - Tom and I have our differences.

İnsanların farklılıklarının farkında olması gerekir, ama aynı zamanda onları yaygınlığını da kucaklamalılar. - People need to be aware of their differences, but also embrace their commonness.