Turkish - English
Definition of gırgırı in Turkish English dictionary
- gırgır
- (Denizbilim) seine
- gırgır
- distraction
- gırgır
- fun
Please don't make fun of me.
-Benimle gırgır geçme.
People make fun of me all the time.
-İnsanlar sürekli benimle gırgır geçiyor.
- gırgır
- jamboree
- gırgır
- (Askeri) scoop net
- gırgır
- funny
- gırgır
- (Askeri,Teknik) dragnet
- gırgır
- jocular
- gırgır
- scream
- gırgır
- amusing
- gırgır
- card
- gırgır
- carpet sweeper
- gırgır
- an earthen-ware jug with a straining spout
- gırgır
- hell
- gırgır
- sweep net
- gırgır
- raspingly, raucously
- gırgır
- snoring
- gırgır
- grating noise, rasping sound
- gırgır
- fun, distraction, teasing; carpet sweeper; dragnet; scream, a riot, comedian; jocular, funny, amusing
- gırgır
- lark
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of gırgırı in Turkish Turkish dictionary
- Ağzı dar testi
- gırgır
- Mekanik olarak çalışan süpürge
- gırgır
- Usanç veren sürekli ve kaba bir sesle
- gırgır
- Komik, matrak, eğlenceli
- gırgır
- Açık denizlerde balık avlamakta kullanılan büyük ağ
- gırgır
- Mekanik düzenekli süpürme aracının firma adı ve bu türden bütün süpürgeler
Related Terms
gırgırı
Hyphenation
gır·gı·rıResimler
History
Favorites