gönlün

listen to the pronunciation of gönlün
Turkish - English

Definition of gönlün in Turkish English dictionary

gönül
heart

I heartily support you. - Ben seni gönülden destekliyorum.

He put all his heart and soul into it. - O canı gönülden yaptı.

gönül
{i} feelings
Gönül
(isim) Heart, mind; affection, desire
gönül
heart; soul; feelings; mind; inclination, desire
gönül
soul

He put all his heart and soul into it. - O canı gönülden yaptı.

gönül
heart; mind
gönül
inclination, desire, willingness
gönül
breast
Turkish - Turkish

Definition of gönlün in Turkish Turkish dictionary

Gönül
can
Gönül
(Osmanlı Dönemi) ÇEÇEK
Gönül
(Osmanlı Dönemi) KALB
gönül
Sevgi, istek, düşünüş, anma ve hatır gibi kalpte var sayılan duygu kaynağı
gönül
Sevgi, istek, düşünüş, anma ve hatır gibi kalpte var sayılan duygu kaynağı: "Gönüllerin birbirine kaynaştığı o günler millî bayramlarımızdan biriydi."- O. S. Orhon. İstek, arzu
gönül
İstek, arzu