from throw, v

listen to the pronunciation of from throw, v
English - Turkish

Definition of from throw, v in English Turkish dictionary

throwing
atma

Bazı insanlar taş atmaya başladılar. - Some people started throwing rocks.

Eski mobilyanı atma yerine neden onu hayır kurumuna vermiyorsun? - Instead of throwing away your old furniture, why don't you give it to charity?

thrown
atılmak

Hükümet aslında skandalı örtbas etmede başarılı oluncaya kadar hâlâ kaç tane duman bombası atılmak zorunda? - How many smoke bombs still have to be thrown until the government actually succeeds in covering up the scandal?

thrown
atılan
thrown
tuşa gelmek
thrown
atılmış
thrown
{f} at
thrown
bükülmüş
throwing
fırlatma

Tom bıçak fırlatmada bir uzmandır. - Tom is an expert at throwing knives.

O, bıçak fırlatma konusunda bir uzmandır. - He's an expert at throwing knives.

thrown
bükülmüş (ipek)
thrown
fırlatılmış
English - English
thrown
throwing