freedom from constraint, formality, difficulty, embarrassment, etc

listen to the pronunciation of freedom from constraint, formality, difficulty, embarrassment, etc
English - Turkish

Definition of freedom from constraint, formality, difficulty, embarrassment, etc in English Turkish dictionary

ease
rahat

Babamın şirketinde asla rahat hissetmedim. - I never felt at ease in my father's company.

Onun herkesi rahatlatan alçakgönüllü bir havası vardı. - She had an unassuming air that put everyone at ease.

ease
{i} kolaylık

İşi kolaylıkla yaptı. - She did the job with ease.

Ben problemi kolaylıkla çözmene şaşırdım. - I'm amazed by the ease with which you solve the problem.

ease
{i} dinme
ease
{f} dikkatle yerleştirmek
ease
{i} konfor
ease
kolaylıkla

Ben problemi kolaylıkla çözmene şaşırdım. - I'm amazed by the ease with which you solve the problem.

Soruyu kolaylıkla yanıtlaması bizi şaşırttı. - The ease with which he answered the question surprised us.

ease
genişlik
ease
gönence
ease
refah
ease
yatıştırmak
ease
dindirmek

Sadece ağrıyı dindirmek için bana bir şey ver. - Just give me something to ease the pain.

Tom'un acısını dindirmek istiyorum. - I'd like to ease Tom's pain.

ease
yumuşamak
ease
huzur

Tom yabancılar arasında huzursuz. - Tom is ill at ease among strangers.

Tom huzursuz hissetti. - Tom felt ill at ease.

ease
gevşetmek
ease
dikkatle hareket ettirmek
ease
{i} rahat, sıkıntısızlık
ease
{f} rahat ettirmek, sıkıntıdan kurtarmak
English - English
ease
freedom from constraint, formality, difficulty, embarrassment, etc
Favorites