free from care; unworried, without anxiety

listen to the pronunciation of free from care; unworried, without anxiety
English - Turkish

Definition of free from care; unworried, without anxiety in English Turkish dictionary

careless
dikkatsiz

Dikkatsiz olduğu için, o, bir sınavı asla geçemedi. - Careless as she was, she could never pass an examination.

Kaza onun dikkatsizliğinden dolayıydı. - The accident was due to his carelessness.

careless
özensiz

O özensiz ve dikkatsiz. - She's sloppy and careless.

careless
{s} aldırışsız
careless
ilgisiz

Onun açtığı davalar çok ilgisiz ve o savunmasız bırakıldı. - The actions she took were too careless, and she was left defenseless.

careless
{s} ihmalkâr

Ev ödevini unutman senin ihmalkarlığındı. - It was careless of you to forget your homework.

Kapıyı kitlemeyi unutmak benim ihmalkarlığımdı. - It was careless of me to forget to lock the door.

careless
{s} pervasız
careless
{s} kaygısız

Genç kız kaygısızca kahkaha attı. - The young girl laughed carelessly.

careless
{s} ihmalci
careless
meraksız
careless
itinasız
careless
sallapati
careless
baştan savmacı
careless
dikkatsizce

Dikkatsizce sürdü ve bir kaza geçirdi. - He drove carelessly and had an accident.

Ben dikkatsizce e-posta adresini sildim ve onun için Yeni Zelandadaki Russel'den rica etmek zorunda kaldım. - I carelessly deleted your e-mail address and had to ask Russell in New Zealand for it.

careless
{s} düşüncesiz
careless
{s} düşünmeden söylenmiş ya da yapılmış
careless
düşünülmeden söylenmiş veya yapılmış
careless
carelessness dikkatsizlik
careless
(sıfat) dikkatsiz, ihmalci, ihmalkâr, düşüncesiz, aldırışsız, kaygısız, kayıtsız, gafil, pervasız, ilgisiz, düşünmeden söylenmiş ya da yapılmış, lakayt, tasasız
careless
{s} bilgisiz, kayıtsız
careless
{s} tasasız
English - English
careless

Good-humored, easy, and careless, he presided over his whale-boat as if the most deadly encounter were but a dinner, and his crew all invited guests.

free from care; unworried, without anxiety
Favorites