Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

fix; create; set up

listen to the pronunciation of fix; create; set up
English - Turkish

Definition of fix; create; set up in English Turkish dictionary

establish
kur

Okul, 1650'de kuruldu. - The school was established in 1650.

Araştırma enstitüsü, 1960'ların sonlarında kurulmuştur. - The research institute was established in the late 1960s.

establish
yerleşik kılmak
establish
saplamak
establish
{f} yapmak

Başarılı olmak için iyi bir plan yapmak zorundasın. - To be successful, you have to establish a good plan.

Bu keşif araştırma yapmak için bent kapaklarını açtı ve soruşturmanın meşru alanı olarak disiplin kurulmasına neden oldu. - This discovery opened up the floodgates to research and led to the establishment of the discipline as a legitimate field of inquiry.

establish
{f} saptamak
establish
yerleştirmek
establish
kanıtlamak
establish
tanıtmak
establish
kabul ettirmek
establish
doğruluğunu ortaya koymak
establish
{f} kurmak

Dünya barışını kurmak için elimizden geleni yapmalıyız. - We should do our utmost to establish world peace.

Onlar başka bir fabrika kurmak için yeterli sermayeye sahip. - They have enough capital to establish another factory.

establish
resmileştirmek
establish
{f} pekiştirmek
establish
{f} belirlemek

Sinir hücresinin sinir dokusu için temel birim olduğunu belirlemek neden bu kadar zor? - Why is it so difficult to establish that the nervous cell is the basic unit for the nervous tissue?

establish
{f} saptamak, tespit etmek
establish
tayin etmek
English - English
establish