Tom'u burdan uzaklaştır.
- Get Tom away from here.
Afedersiniz ,Downing sokağına burdan nasıl ulaşırım?
- Pardon me, how do I get to Downing Street from here?
Üç aydır buradayım ve şimdiye kadar bundan hoşlandım.
- I've been here three months, and so far I've enjoyed it.
Bundan sonrası çorap söküğü gibi gelir.
- It's all downhill from here.
Tom Mary'nin burayı seveceğini umut ediyor.
- Tom hopes Mary likes it here.
Hazine için orayı burayı kazdılar.
- They dug here and there for treasure.
İşte onun yaşadığı ev.
- Here's the house where he lived.
İşte e-posta adresim.
- Here's my email address.
Lütfen değerli şeyleri burada bırakmayın.
- Please don't leave valuable things here.
Yarın ben burada olacağım.
- I will be here tomorrow.
Arabanızı buraya park edemezsiniz.
- You can't park your car here.
Arabanızı buraya park edemezsiniz.
- You cannot park your car here.
Hey, sen burada ne yapıyorsun?
- Hey, what are you doing here?
Hey, hemen buraya gelebilir misin?
- Hey, could you come up here right away?
John here is a rascal.