Turkish - English
Definition of fasulyeler in Turkish English dictionary
- fasulye
- bean
I am planting beans in my garden.
-Bahçemde fasulye ekiyorum.
It's possible to eat green beans raw.
-Yeşil fasulyeyi çiğ yemek mümkündür.
- fasulye
- (Botanik, Bitkibilim) kidney bean
- fasulye
- (Botanik, Bitkibilim) phaseolus
- fasulye
- (Botanik, Bitkibilim) phaseolus vulgaris
- fasulye
- (Botanik, Bitkibilim) common bean plant
- fasulye
- (Botanik, Bitkibilim) common bean
- fasulye
- haricot
- fasulye
- butter bean
- fasulye
- butterbean
- fasulye
- white bean
- fasulye
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: baklagiller,bakliye fasilesi) bean
- fasulye
- bean(s)
- fasulye
- pod
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of fasulyeler in Turkish Turkish dictionary
- Fasulye
- lobya
- fasulye
- baklagiller familyasının, Phaseolus cinsinden Orta Amerika menşeli, bir yılda yetişen otsu bir bitki türü
- fasulye
- Fasulyegillerden, barbunya, çalı, Ayşe kadın, horoz gibi birçok türü bulunan bitki (Phaseolus vulgaris)
- fasulye
- Bu bitkinin sebze olarak yararlanılan yeşil ürünü ve kuru tohumları
Related Terms
fasulyeler
Hyphenation
fa·sul·ye·lerResimler
History
Favorites