far on in life or time

listen to the pronunciation of far on in life or time
English - Turkish

Definition of far on in life or time in English Turkish dictionary

advanced
{s} ileri

Buluşma tarihini ileri aldık. - We advanced the date of the meeting.

O ileri öğrencilere İngilizce öğretiyor. - She teaches English to advanced students.

advanced
ileri düzeyde
advanced
(Ticaret) geliştirilmiş
advanced
(Bilgisayar) gelişmiş ileri
advanced
(Ticaret) tekamül ettirilmiş
advanced
{f} ileri git
advanced
{f} ilerle

Ordu düşmanın üzerine ilerledi. - The army advanced on the enemy.

Ordu nehir boyunca yavaşça ilerledi. - The army slowly advanced across the river.

advanced
öne al/ilerle
advanced
{f} ileri git: adj.gelişmiş
advanced
{f} ilerle: adj.gelişmiş
advanced
{s} modern
advanced
{s} öncü
advanced
{s} ilerlemiş

Onun ilerlemiş yaşı onun bir iş bulmasını engelliyor. - His advanced age prevents him from getting a job.

advanced
{s} gelişmiş

Onların cihazı son derece gelişmiş. - Their equipment is extremely advanced.

Uzaylı, postbiyolojik ve gerçekten gelişmiş bir makinedir. - The alien is postbiological and is really an advanced machine.

English - English
advanced
far on in life or time

    Turkish pronunciation

    fär ôn în layf ır taym

    Pronunciation

    /ˈfär ˈôn ən ˈlīf ər ˈtīm/ /ˈfɑːr ˈɔːn ɪn ˈlaɪf ɜr ˈtaɪm/
Favorites