extremely; very

listen to the pronunciation of extremely; very
English - Turkish

Definition of extremely; very in English Turkish dictionary

nation
{i} millet

Hayatını milleti için verdi. - He gave his life for the nation.

Birleşmiş Milletler Bosna'ya arabulucular gönderdi. - The United Nations sent peacekeepers to Bosnia.

nation
{i} ulus

Yüzden fazla ulus antlaşmayı onayladı. - More than one hundred nations have approved the treaty.

Deniz Günü, temmuz ayının üçüncü pazartesi günü kutlanan, Japonya'nın ulusal bayramlarından biridir. - Sea Day is one of the Japanese national holidays celebrated on the third Monday in July.

nation
nation tün milletemaritime nation denizci millet
cruelly
z. zalimce, acımasızca, insafsızca
cruelly
zalimce

Zalimce davranılan hayvanları görmek istemiyorum. - I don't like to see animals cruelly treated.

Bir çocuğa çok zalimce davranmak utanç verici. - It's shameful to treat a child so cruelly.

cruelly
acı vererek/zalimce
nation
denizden geçinen millet
cruelly
insafsızca
nation
ülke

Birçok ülke Kyoto, Japonya'da 1997 yılında antlaşma imzaladı. - Many nations had signed the treaty in 1997 in Kyoto, Japan.

Amerika, kendisinin dünyanın en özgür ülkesi olduğundan hoşlanıyor. - America fancies itself the world's freest nation.

nation
kavim
very ill, extremely sick
çok, çok hasta hasta
cruelly
son derece
cruelly
aşırı
English - English
cruelly
nation

I'm nation sorry for you. -- Mark Twain.