Oyun sadece taraflı bir başarıydı.
 - The play was only a partial success.
Tarafsızlık bile taraflıdır.
 - Even impartiality is partial.
Onun işi sadece kısmi bir başarıydı.
 - His business was only a partial success.
Üç tip güneş tutulması vardır: toplam, kısmi ve halka şeklinde.
 - There are three types of a solar eclipse: total, partial, and annular.
Güneş tutulmaları tam ya da bölümlü olabilir.
 - Lunar eclipses can be total or partial.
Çikolatalı keke düşkündür.
 - She is partial to chocolate cake.
Ann çilolataya düşkün.
 - Ann is partial to chocolate.
O, tatlılara meyillidir.
 - She is partial to sweets.
So far, I have only pieced together a partial account of the incident.