Turkish - English
Definition of evsizlik in Turkish English dictionary
- homelessness
The government cannot avoid the issue of homelessness any longer.
-Hükümet artık evsizlik meselesinden kaçınamaz.
- the state or condition of having no home (especially the state of living in the streets)
- {i} state of not having a residence, condition of lacking a home
- The state of being homeless
- evsiz
- {s} homeless
Tom gave a lot of his old clothes to a homeless man that he met recently.
-Tom eski elbiselerinin çoğunu son zamanlarda rastladığı evsiz adama verdi.
Many people were left homeless as a result of the earthquake.
-Birçok kişi depremin sonucu olarak evsiz bırakıldı.
- evsiz
- (Argo) dero
- evsiz
- rootless
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of evsizlik in Turkish Turkish dictionary
- EVSiZ
- Evi olmayan: "Zavallı evsizler ne zaman başlarının üstünde bir dama kavuşacaklar, diye her ağızdan bir nakarat..."- H. E. Adıvar
- evsiz
- Evi olmayan
Related Terms
evsizlik
Hyphenation
ev·siz·likResimler
History
Favorites