Turkish - English
Definition of eniştem in Turkish English dictionary
- enişte
- sister's husband
- enişte
- brotherinlaw
- Bayram değil, seyran değil, eniştem beni niye öptü?
- There must be something behind this
- enişte
- uncle
Tom has three uncles.
-Tom'un üç eniştesi var.
My uncle gave me this watch.
-Eniştem bana bu kol saatini verdi.
- enişte
- aunt's husband
- enişte
- brother-in-law
The first thing we should do is write and thank your brother-in-law for his hospitality.
-Yapmamız gereken ilk şey misafirperverliği için eniştene yazıp teşekkür etmek.
My brother-in-law is really egotistical.
-Eniştem gerçekten bencil.
- enişte
- uncle-in-law
- enişte
- brother in law
- enişte
- sister's or aunt's husband
- enişte
- aunt's husband, sister's husband, brother-in-law
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of eniştem in Turkish Turkish dictionary
- Enişte
- yezne
- enişte
- Bir kimsenin kız kardeşinin veya kadın hısımlarından birinin kocası
Related Terms
English - Turkish
Definition of eniştem in English Turkish dictionary
- enişte
- ablanın kocası, teyzenin kocası, halanın kocası.kendinden büyük olan bayan akrabalarının eşlerine kısaca enişte denir
Related Terms
eniştem
Hyphenation
e·niş·temResimler
History
Favorites