A dog is sensitive to smell.
- Bir köpek kokuya duyarlıdır.
You are too sensitive to criticism.
- Eleştiremeyecek kadar çok duyarlısın.
I agree with your sentiment.
- Ben senin duyarlılığına katılıyorum.
Tom is being sensible, isn't he?
- Tom duyarlı davranıyor, değil mi?
They are sensible girls.
- Onlar duyarlı kızlar.
We heard the boy playing the violin.
- Çocuğun Keman çaldığını duyduk.
Tom heard this and got angry.
- Tom bunu duydu ve kızdı.
We'd all be interested in your point of view.
- Bakış açına hepimiz ilgi duyardık.