Turkish - English
Definition of donukluk in Turkish English dictionary
- blur
- dullness
- lacklustre
- lackluster
- earthly
- (Denizbilim) opalescense
- (Biyokimya) opalescence
- dimness; dullness, opacity
- veiling
- dimness
- dinginess
- dullness, lusterlessness, or lifelessness (of a color, eyes, a person, a presentation)
- tarnish
- inanimation
- opaqueness
- dimness (of light)
- halation
- deadness
- opacity
- fuzziness
- {i} paleness
- fog
- dingy
- donukluk ölçümü
- (Endüstri) opacimetry
- duygusal donukluk
- (Pisikoloji, Ruhbilim) affective slumber
- ölünün gözündeki donukluk
- film
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of donukluk in Turkish Turkish dictionary
- Donuk olma durumu
- Donuk olma durumu: "Yüzünde kendisi kadar ehemmiyetli olmayan mahluklarla konuşmaya mecbur kalmış bir yarı tanrı donukluğu vardı."- R. E. Ünaydın
donukluk
Hyphenation
do·nuk·lukResimler
History
Favorites