She wished she had been born twenty years earlier.
 - O, yirmi yıl önce doğmuş olmayı diledi.
Everybody wished he had been elected governor.
 - Herkes vali seçilmiş olmayı diledi.
Tom wished he had a decent job.
 - Tom düzgün bir işi olmasını diledi.
Everybody wished he had been elected governor.
 - Herkes vali seçilmiş olmayı diledi.
I named my daughter Nairu wishing her long life.
 - Ona uzun bir ömür dileyerek kızıma Nairu ismini verdim.
I never see a library without wishing I had time to go there and stay till I had read everything in it.
 - Bir kütüphane görünce, gidip içindeki her şeyi okuyana kadar orada kalmayı dilemediğim olmamıştır.
I must beg your pardon.
 - Ben sizden özür dilemeliyim.
Beggars can't be choosers.
 - Dilenciler seçici olamaz.