daha hızlı

listen to the pronunciation of daha hızlı
Turkish - English
{f} faster

Generally speaking, boys can run faster than girls. - Genel olarak söylemek gerekirse, oğlanlar kızlardan daha hızlı koşabilirler.

Light travels much faster than sound. - Işık sesten çok daha hızlı hareket eder.

fast

Light travels much faster than sound. - Işık sesten çok daha hızlı hareket eder.

Who runs faster, Ken or Tony? - Kim daha hızlı koşar, Ken mi Tony mi?

(Bilgisayar) faster video
{f} quicker

It'll be quicker to walk than to take a taxi. - Yürümek taksiye binmekten daha hızlı olacaktır.

Our new method of doing that is quicker and more efficient. - Bunu yapmayla ilgili yeni yöntemimiz daha hızlı ve daha verimli.

more quickly
daha hızlı koşmak
walk away from
daha hızlı koşmak
outrun
daha hızlı olmak
outspeed
genelde daha hızlı yazdırma
(Bilgisayar) generally faster printing