Kasabada veya kasabanın yakınında bir veya iki büyük fabrika kurulduysa, insanlar iş bulmaya gider, ve yakında bir endüstriyel alan büyümeye başlar.
 - After one or two large factories have been built in or near a town, people come to find work, and soon an industrial area begins to develop.
En yakın tren istasyonu nerede?
 - Where's the nearest train station?
Yakınlarda bir posta kutusu var mı?
 - Is there a mailbox near here?
Yakınlarda ucuz bir otel biliyor musunuz?
 - Would you know a cheap hotel in the near?
Yoldan geçerken az kalsın araba çarpıyordu.
 - He was nearly hit by the car while crossing the street.
Şişmiş lenf düğümleri genellikle enfeksiyon, tümör ya da iltihap barındıran bölgelerin civarında olur.
 - Swollen lymph nodes are usually found near the site of an infection, tumour, or inflammation.
Yolumu nehir civarında kaybettim.
 - It was near the river that I lost my way.
Affedersiniz, yakında bir tuvalet var mı?
 - Excuse me, is there a toilet nearby?
Yakında bir telefon var mı?
 - Is there a telephone near by?
Bana yaklaşma, soğuk almışım.
 - Don't come near me. I have a cold.
Doğum günün yaklaşıyor.
 - Your birthday is drawing near.
Kasabada veya kasabanın yakınında bir veya iki büyük fabrika kurulduysa, insanlar iş bulmaya gider, ve yakında bir endüstriyel alan büyümeye başlar.
 - After one or two large factories have been built in or near a town, people come to find work, and soon an industrial area begins to develop.
Eczane, hastanenin yakınında.
 - The pharmacy is near the hospital.
O çift neredeyse her gece içer.
 - That couple gets soused nearly every night.
Neredeyse araba beni ezecekti.
 - I was nearly run over by a car.
Araba frenleri sıkıştığında neredeyse bir kaza yapıyorduk.
 - We nearly had an accident when the car brakes jammed.
İnsanlara Lise yıllarında en çok pişman olduğunuz şey nedir? diye sorduğumda, hemen hemen hepsi aynı şeyi söylerler: Zamanımızın çoğunu boşa harcadık.
 - When I ask people what they regret most about high school, they nearly all say the same thing: that they wasted so much time.
Biz hemen hemen hazırız.
 - We're pretty near done.