clean pure air, country air

listen to the pronunciation of clean pure air, country air
English - Turkish

Definition of clean pure air, country air in English Turkish dictionary

fresh air
açık hava
fresh air
taze hava

Paranın konuştuğu bu sert, küçük dünyada, onun hayat tarzı derin bir nefes taze hava gibi. - In this harsh, petty world where money does the talking, his way of life is like a breath of fresh air.

Tom taze havayı sever. - Tom enjoys the fresh air.

fresh air
Temiz hava

Temiz hava almak için dışarı çıktı. - She went outside to get a breath of fresh air.

Bu dumanlı havanın odadan çıkmasına ve biraz temiz havanın içeri girmesine izin ver. - Let this smoky air out of the room and let some fresh air in.

English - English
fresh air