Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

bright, intense or colourful

listen to the pronunciation of bright, intense or colourful
English - Turkish

Definition of bright, intense or colourful in English Turkish dictionary

vivid
{s} hayat dolu
vivid
{s} canlı

Hiçbir şey bir resimden daha canlı değildir. - Nothing is more vivid than a picture.

Ben özellikle bu canlı portreden memnunum. - I am pleased with this vivid portrait in particular.

vivid
{s} etkili, canlı: a vivid description etkili bir anlatım
vivid
{s} inandırıcı

Yazar cinayet davasını inandırıcı biçimde açıkladı. - The author described the murder case vividly.

vivid
göz alıcı
vivid
güçlü
vivid
(ışık/renk) parlak
vivid
akılda kalıcı
vivid
etkili

Tom'un etkili bir hayal gücü var. - Tom has a vivid imagination.

New York'ta Ekim 1987 borsa krizi hâlâ etkili bir şekilde hatırlanmaktadır. - The stock market crash of October 1987 in New York is still vividly remembered.

vivid
canlı/parlak
vivid
(sıfat) canlı, hayat dolu, parlak, yalın, inandırıcı
vivid
vividlyçok canlı bir şekilde
vivid
vividnessparlaklık
vivid
canlılık
vivid
{s} kuvvetli, canlı: a vivid imagination
vivid
{s} parlak
vivid
{s} parlak: a vivid color parlak bir renk
English - English
vivid
bright, intense or colourful
Favorites