O, meşe ağacından bazı dallar kesti.
 - He cut some branches off the oak tree.
Lamba bir ağacın dalından askıya alındı .
 - The lamp was suspended from the branch of a tree.
Bankanın ülkenin her yerinde şubeleri var.
 - The bank has branches in all parts of the country.
Şubelerimiz tüm ülke çapında uzanır.
 - Our branches extend all over the country.
O geçen ay genel müdürlükten şube müdürlüğüne transfer edildi.
 - She was transferred from the head office to a branch office last month.
Bir nar bülbülü bir ağaç dalında oturur.
 - A robin sits on a tree branch.
Bir mermi ona vurduğunda ağaç dalı kırıldı.
 - The tree branch broke when a bullet hit it.