Turkish - Turkish
Definition of beylik-s in Turkish Turkish dictionary
- beylik
- Basmakalıp
- beylik
- Herkesin kullandığı, çok bilinen, herkesin bildiği: "Çaresiz yine güneyde beylik bir tatil köyüne gideceğiz."- H. Taner
- beylik
- Resmi vapur
- beylik
- Devletle ilgili, devlete özgü olan, devlet malı olan, mirî: "Beylik çeşmeden su içme."- Atasözü
- beylik
- Devletle ilgili, devlete özgü olan, devlet malı olan, mirî
- beylik
- Merkeze tam bağlı olmayarak bir beyin yönetimi altındaki ülke, emîrlik, emaret
- beylik
- Hükûmet
- beylik
- Rahat yaşama
- beylik
- Bir çeşit küçük ve ince asker battaniyesi
- beylik
- Basmakalıp: "Aramızdaki konuşmalar, beylik konuşmalar sınırını aşmamıştı."- Y. K. Karaosmanoğlu
- beylik
- Herkesin kullandığı, çok bilinen, herkesin bildiği
- beylik
- Merkeze tam bağlı olmayarak bir beyin yönetimi altındaki ülke, emirlik, emaret: "Sonunda bütün bu beylikler Osmanlı İmparatorluğunun bayrağı altında toplandı."- C. Uçuk
- beylik
- Bey olma durumu
- beylik söz
- Herkesin kullandığı, etkisi kalmamış söz
Related Terms
Turkish - English
Definition of beylik-s in Turkish English dictionary
- beylik
- recognized
- beylik hakkı
- (Ticaret) seignorage
- beylik
- governmental
- beylik
- trite
- beylik
- commonplace
- beylik
- stock
- beylik
- beylic
- beylik
- principality
- beylik arazi
- domain
- beylik hakkı
- (Ticaret) seniorage
- beylik laf
- tag
- beylik laf
- cliche
- beylik
- stereotypical
- beylik
- conventional
- beylik
- belonging to the government, state-owned; government issue
- beylik
- stereotyped
- beylik
- hackneyed
- beylik
- the quality of a respected gentleman
- beylik
- belonging to the State, governmental; hackneyed, stock, trite, stereotyped, commonplace; principality
- beylik
- seigniory
- beylik
- principality, region ruled over by a ruler
- beylik
- rank of a ruler
- beylik
- a thin blanket used by a soldier
- beylik
- conventional, stereotyped, commonplace
- beylik laf
- cliché, commonplace
- beylik laflar
- commonplaces
- beylik lâf
- commonplace
- beylik lâf
- platitude
- beylik lâf
- bromide
- beylik satmak
- to give oneself airs
- beylik söz
- stock phrase
- beylik söz
- cliche
- beylik tabanca
- service pistol
- beylik çoban
- (Tarih) cattle keeper
- dere beylik
- feudalism