Turkish - English
Definition of beste in Turkish English dictionary
- composition
Your composition is as good as ever.
-Besten her zamanki gibi iyi.
His compositions represent the last echo of Renaissance music.
-Onun besteleri rönesans müziğinin son yankısını temsil etmektedir.
- Melody, tune, music (of a song)
- The art of musical composition, composition
- Beste yapmak: Compose a musical work, compose
- (Any musical) composition
- (isim) Tune, melody
- tune, melody, composition
- setting
- descant
- beste yapma
- composition
- beste yapmak
- compose
- beste bağlamak
- to set (something written) to music
- beste yapmak
- to compose a musical work, compose
- beste
- (Muzik) composition
- aheste beste
- slowly, taking one's time
- hareketli beste
- humoresque
- kapriçyo biçiminde neşeli beste
- humoresque
- konuşur gibi okunan beste
- recitative
- serbest formda beste
- novelette
- yedi sesli beste
- septet
- yedi sesli beste
- septette
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of beste in Turkish Turkish dictionary
- (Osmanlı Dönemi) Müzikte: Şarkının makam ve âhengi
- (Osmanlı Dönemi) Bir nevi ipek kumaş
- (Osmanlı Dönemi) f. Bağlanmış, bitiştirilmiş, bağlı
- (Osmanlı Dönemi) Gr: "Besten" fiilinin ism-i mef'ulüdür. Kelimelerin başına veya sonuna getirilerek mürekkeb kelimeler (Birleşik kelimeler) yapılır
- (Osmanlı Dönemi) Kapalı. Tutucu. Donmuş
- Bir müzik eserini oluşturan ezgilerin bütünü
- beste yapmak
- Bir müzik eseri yaratmak
- aheste beste
- Yavaş yavaş, ağır ağır
Related Terms
beste
Hyphenation
bes·tePronunciation
Common Collocations
beste jeugdvriendResimler
History
Favorites