English - Turkish
Definition of be part of in English Turkish dictionary
- parçası olmak
- be of
- olmak
- part of
- (Sigorta) bir bölümü
O, gelirinin önemli bir bölümünü gıdaya harcıyor.
-She spends a major part of her income on food.
Hikayenin bir bölümü doğrudur.
-Part of the story is true.
- part of
- parçası
Matematik, yarın kalkarsan ve evrenin gittiğini keşfedersen yapmaya devam edebileceğin, bilimin bir parçasıdır.
-Mathematics is the part of science you could continue to do if you woke up tomorrow and discovered the universe was gone.
Ama bütün resim bu değil. Tatoeba sadece açık, işbirlikçi, çok dilli cümleler sözlüğü değildir. O, yapmak istediğimiz bir ekosistemin parçasıdır.
-But that's not the whole picture. Tatoeba is not just an open, collaborative, multilingual dictionary of sentences. It's part of an ecosystem that we want to build.
- be of
- ol
- part of
- (Askeri) parçası/bölümü
Related Terms
be part of
Turkish pronunciation
bi pärt ıvPronunciation
/bē ˈpärt əv/ /biː ˈpɑːrt əv/
Resimler
Videos
... They're part of the whole history, and then... They're gone. They're gone. ...
... part of the tools that they use, and then they can access ...
History
Favorites